ÜLKEMİZE YABANCI OLMAYAN BİR KELİME “GİRİŞİMCİLİK”

 ÜLKEMİZE YABANCI OLMAYAN BİR KELİME “GİRİŞİMCİLİK”

Son zamanlarda hepimiz illa ki bir yerlerde bu kelimeye denk geliyoruz, “Girişimcilik”. Büyük hayallerin kurulduğu, risklerin alındığı, belki de ömrünüz boyunca yapılan bütün yatırımların kullanıldığı uzun bir serüvenin sonuçlarını bilemeyiz.

 Girişimcilik nedir? Nereden çıktı? Ne zaman bu kadar yaygınlaştı? İşin aslına bakacak olursak, girişimcilik bizim için pek de sonradan çıkmış bir kavram değil. Sadece yaş ortalaması ve fikir/üretim olarak oldukça büyük bir değişime uğradı. Eskiden gençlerin genel olarak ortak bir hayali olurdu. Küçük sıcak bir kafe açmak. Ancak şimdiki günlerde reşit olmamış kişilerin bile iş hayalleri oldukça ciddi konularda olabiliyor. Türkiye olarak bu konu hakkında yavaş yavaş gelişmeye başlıyoruz, eskiye göre destekçi sayısı daha çok artmış durumda. Önceden de belirttiğim gibi çoğu genç için kafe açmak bile sadece hayaldi. Şimdi ise birileri risk alıp bir şeyler deniyor, kendini geliştiriyor, ülke ekonomisine destek olmayı amaçlıyor ve vergi ödüyor. Genel olarak halkımız bu olaya ülke gelişimi olarak bakmaz. Nedeni bilinmez lakin somut gerçekler oldukça açık. Pazar olarak teknoloji çağına biraz daha geç alıştık. Belki de bu nedenle ülkemizden Microsoft veya PayPal gibi bir firma çıkmadı.

İlginizi  Çekebilir: “DÜŞÜK SERMAYE GEREKTİREN GİRİŞİMCİLİK FIRSATLARI”

Yukarıda bahsedildiği gibi aslında girişimcilik o kadar da yabancı bir kavram değil bize. Sadece teknoloji ve inovasyon alanında girişimcilik son zamanlarda yaygınlaştı. Bu aslında hepimizin gurur duyması gereken bir şey iken halkımız -sevdiğim bir konuşmada geçtiği gibi- bize neyi yanlış yaptığımızı söylüyorlar, nasıl doğru yapacağımızı değil. Mental anlamda bize yardımcı olarak işimizi kolaylaştırabilirler halbuki.

Girişimci kimdir? Fikir ve proje üretimi açısından ülkemiz gençleri aşırı yaratıcı. Sorun bulup çözme konusunda çok yetenekliler. İnovaktif ve hayatı kolaylaştıran ürünleri daha çok gençken üreten, pazarlayan ve yöneten nesillere sahibiz. Artık eskisi gibi insanlar fikirleri üzerine “Acaba bunu yapsak ne olur,tutar mı?” gibisinden düşünmek yerine yapmak için uğraşıyorlar ve kaybedecekleri hiçbir şeyin olmadığının, her hatanın bir ders olduğunun farkındalar. Bu nedenle ülkemizde ve bizim çağımızda girişimcilik parlama dönemlerine yeni yeni girmeye başladı. İnsanlar başarmanın tadını yada başarısız olmanın verdiği hırsı yeni yeni fark etmeye başladılar. Bu sebeple biz de girişimci kişilik oluşumu hızlanıyor ve gençler bu süreçte rol almalı, daha çok insanı aydınlatıp daha çok insana ulaşmalıyız. Bir şey yapacaksak birlikte yapmalı, birbirimize yardım etmeliyiz.  Artık arkadaşlarımızla toplandığımızda kafe açmayı değil, açacağımız yerin risk raporunu oluşturabilmeli, lokasyonunu ve reklam çalışmaları için inovaktif fikirler üzerine tartışmalıyız.

Bilal Ayaz TAŞ

İlginizi Çekebilir: “GİRİŞİMCİLER İÇİN YENİ İŞ SAHALARI”

Yapılan Yorumlar
  • Ali Tektaş dedi ki:

    Girişimcilik üzerine kendimi geliştirmeyi amaçlıyorum, internet üzerinden makaleler okuyorum ve girişimcilerin el kitabı isimli bir kitaba başladım. Benim sorunum kimseye güvenemiyorum. Aklımda bir kaç fikir var fakat tek başıma yapabileceğim işler değil. Mutlaka girişimci ruhuna sahip bir takım kurmam lazım. 🙁

  • admin dedi ki:

    Güzel bir sistem oluşturmanız halinde sıkıntı yaşayacağınızı düşünmüyorum. Eğer bir işi mutlaka birileri ile beraber yapmanız gerekiyorsa bunun için güvenilir insanları tercih etmelisiniz. Güven nasıl oluşur? Zaman içerisinde insanları daha iyi tanırsınız. Bencil, takım ruhuna aykırı hareket eden kimseler ilerleyen süreçte sorunlar yaratabilir. Birlikte çalışacağınız insanları ilk olarak gözlemleyin. Eksi ve artı yönlerini belirleyin daha sonra artısı fazla ise ve saygı duyuyorsanız, o kişi ile çalışabilirsiniz. Birlikte çalışmak için deneme süresi de teklif edebilirsiniz.

Bir Yorum Yapın