Girişimciliğin Önündeki Engeller Nelerdir?

Girişimcilik, doyumsuz bir haz duygusudur ve doğuştan gelen bir özelliktir. Her girişimci farklı bir düşünce yapısına sahiptir ve bu düşünceleri hayata geçirmek için farklı yollar ve stratejiler dener. Farklı iş fikirleri, fırsatları veya yatırım araçlarını değerlendiren girişimciler için en büyük engel nedir?

GİRİŞİMCİLİĞİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER

Ülkemiz ne yazık ki girişimciliğe ve girişimcilere gelişmiş ülkelere nazaran biraz geç önem vermeye başladı. Her ne kadar destek verilmeye başlansa bile bütün girişimcilere hak ettiği değer verilmemeye devam ediyor. Farklı girişimcilik vakıfları veya toplulukları kuruldu fakat ne kadar faal durumdalar bunu sorgulamakta yarar görüyorum. Örneğin bir projeniz var ve bu projenizi hayata geçirecek imkanınız yok. Bu projenin tanıtımını sosyal medyadan veya internet üzerinden anlatmayı deneseniz bile projenizin çalınma ihtimali projenize destek bulma ihtimalinizden fazladır.

Ülkemizde ne yazık ki girişimcilere hak ettiği değer verilmiyor. Çevrenize bir fikir sunduğunuz zaman tepkilere dikkat edin. Büyük çoğunluk bardağın boş tarafını sizlere gösterme gayreti içerisine girecektir. Eleştirilerin bir çoğu yapıcı değil aksine yıkıcı bir tutum içerisinde gerçekleşecektir.

İlginizi çekebilir: Girişimciliğin İlkeleri ve Prensipleri 

Girişimcilerin önündeki en büyük 10 engel nedir?

1. Aile ve sosyal çevrenin “garantili bir işe girme” yönlendirmeleri ve baskıları,
2. Girişimci olmak isteyen bireylere ailenin ve sosyal çevrenin maddi ve manevi destek vermemesi,
3. Eğitim sisteminin genel olarak teorik olması ve saha çalışmalarının sınırlılığı,
4. Sanayicinin girişimcilere pratik yapma olanağı vermemesi ve stajların kağıt üstünde yapılması,
5. Finans siteminin gelişmiş ülkelerdeki gibi, projeye kredi verme isteğinin henüz yeteri kadar gelişmemesi,
6. Devlet desteklerinden yararlanma konusundaki bürokratik engellerin fazlalığı,
7. Girişimcilerin pazarlama, iletişim, işletme bilgilerinin ve yönetimsel becerilerinin zayıflığı,
8. Fikir sahibinin fikrin ticarileşmesinde farklı disiplinlerden uzmanlarla bir arada çalışma ve işbirliği yapma anlayışının yeteri kadar gelişmemesi,
9. Girişimcilerin özellikle uluslararası rekabette çabuk pes etmeleri,
10. ABD ve AB ülkeleri gibi büyük ekonomilerle rekabet gücümüzün düşük olması.

GİRİŞİMCİLERE TAVSİYELER

Türkiye’de ne yazık ki girişimcilerin kendilerini ispatlayabilecekleri bir platform ne yazık ki daha kurulamadı. Bazı iş adamları ve CEO’lar bu konuya özen gösteriyor ve kendilerine faydasının dokunacağı girişimcilik hareketlerini destekliyorlar. Bu konuda ise girişimci adaylarının kendilerini ve fikirlerini garanti altına almasını tavsiye ediyoruz. Aksi takdirde ilerleyen dönemlerde haberlerde projesi çalınan genç girişimci şeklindeki haberler sizi anlatıyor olabilir.

Girişimcilere verilebilecek en büyük tavsiyeler:

1- Kendinize güvenin

2- Kendinize güvenmekle yetinmeyin kendinizi geliştirin.

3- Projenize güvenin

4- Projenizi de aynı şekilde geliştirilmesinin önemine dikkat edin.

5- İnovasyon ve AR-GE konusuna ağırlık verin

6- Projeniz özgün olsun ve ihtiyaç odaklı çalışın.

7- Asla pes etmeyin.

8- Çevrenizden yardım almaktan çekinmeyin.

9- İşinizle ilgili her detayı ayrı bir pencerede inceleyin. Unutmayın ki başarı ayrıntıda gizlidir.

Yukarıdaki tavsiyelerin genç girişimciler için bir rehber olmasını umut ediyoruz. Risk almaktan korkmak yerine risk analizinizi, SWOT analizinizi yapın ve hayallerinize ilk adımınızı atın. Sermaye olarak gereken miktarın tamamını borç alarak veya kredi çekerek toparlamaya çalışmak büyük bir hata olacaktır. Çünkü yüksek kredi taksitleri veya yüksek borç miktarları ile başlayan startuplar genellikle hüsranla sonuçlanıyor. Ödenen kredilere eklenen diğer masraflar sizi sıkıntıya sürükler. Kredi + kira giderleri + faturalar + personel masrafları + Sigortalar + Ürün Tedarik masrafları v.b tarzı ödemeler bir araya gelince yüksek fiyatlar edebilir. Bu nedenle borçlarınızı kalem kalem yazınız ve ödeyemeyeceğiniz borçlanmalara sakın ha girmeyin.

Yukarıdaki borçlanma konusunda yaptığımız tavsiyelere ek olarak aylık gelirlerinizi ve giderlerinizi muhakkak not edin. Gelirlerinizi ve birikimlerinizi değerlendirmeyi unutmayın. Bunu nasıl yaparım diye soracak olursanız bunun iki alternatif yolu var. Birinci yatırım 4 ayrı borcunuz veya ödemeniz olduğunu düşünelim ve ay sonunda 20 bin liralık bir birikime sahip oldunuz. Bu parayı nasıl değerlendireceksiniz? Çoğunluk bu parayı ekstraya harcar ve ilk hatayı yapmış olur. Sizin ise bu parayı gerekli noktalarda kullanmanızda yarar görüyorum. Örneğin 20 bin lira ile 1 yıllık kiranızı ödeyebilirsiniz. Bu sayede bir yıl boyunca kira gibi bir derdiniz olmayacağı için gider kalemlerinizden birini eksiltmiş olacaksınız. Bunun yanı sıra borcunuzu kapatmanız da aynı etkiyi gösterecektir. Örneğin 20 bin liralık kredi borcunuzu kapatmanız demek 10 ay boyunca ödeyeceğiniz giderden kurtulmuş olursunuz ve aynı kira gibi aylık sıkıntınızı gidermiş olursunuz. İkinci yol ise bu parayı yine işinizi büyütmek veya geliştirmek için kullanmak olacaktır.

Bu konu devamlılık gösterecektir ve ilerleyen zamanda daha geniş bir perspektif ile irdelenmeye devam edecektir. Şimdilik esen kalın.